Velayet davası – Velayetin değiştirilmesi

Velayetin Değiştirilmesi

VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİ

Velayet değiştirme davası ile boşanma davası sonucunda verilen velayet e ilgili kararın süresi durumlarında değişiklik olması sonucu velayet hakkı kendisinde olmayan tarafça açılan davadır. Velayet hususu çocukların üstün menfaatinin gözetilmesi en önemli hususların başındadır. Bu nedenle mahkeme kararları ile ilgili velayet şartlarına göre değişiklik yapılması mümkündür. Ancak bu değişiklik yine yalnızca mahkeme kararı ile mümkündür. Velayet ile ilgili ayrıntılar kamu düzeninden kaynaklandığı için, velayet hakkı sahibinin görevini savsakladığı ya da aralıkların tespit edilirse mahkemenin diğer tarafında dava açılmasına gerek kalmadan çözülebilir de çözülebilir girişip velayet hususunu yeniden düzenleyebilir.

Velayet hakkı, anne babaya reşit olmayan çocuğun çalıştırmaya hazırlanması, bakımı, bakımı, eğitimi, korunması, haklarının ve mallarının yapısal olarak sorumluluğu yüklenir. Bu hak çocuk üzerinde hakimiyet süreleri olarak görülmemelidir. Hakim boşanma davası devam ederken aradaki mesafeyi menfaatini gözeterek taraflardan birine velayet özgürlüğü verir. Boşanma Sonucu verilen bu velayet hakkı kendi içinde tarafça hesaplanır, sorumluluklarını yerine getirmezse yine mahkeme kararı ile değiştirilebilir.

Velayetin değiştirilmesi davasını velayet hakkı kendisinde olmayan taraf çocuğunun üstün menfaatinin zarar gördüğü gerekçesi ile haklı nedenlerini sunarak her zaman ulaşabilirsiniz. İddialarının kanıtlanması halinde mahkeme çocuğunun menfaatini gözeterek çocuk üzerinde velayet hakkı bulunan anne ya da babadan bu hakkı alıp diğer sözleşmeye karar verebilir. Bu dava ile velayet yetkisinin tarafının değişeceği gibi, velayet kendisinden alınan tarafta çocuk ile kişisel ilişki de marjı. Ayrıca velayet kendisinden alınan tarafın çocuğun bakımı ve giderlerine katılması için katılım nafaka ödemesine de hükmedilebilir.

Velayetin değiştirilmesi davasında delillerin etkili şekilde baskılanması ve doğru talepte bulunulması çok önemlidir. Bu nedenle hak kaybı, davanın alanında uzman bir boşanma avukatı yolu ile açılmasında ve açıklığında büyük fayda vardır.

VELAYET

Velayet; Çocukların korunması, sağlıklı şekilde yetiştirilmesi, bakımı, temsil edilmesi için kanunca standart bir hukuksal bir haktır. Anne ve babaların yetişkin olmayan çocukları üzerinde velayet hakları vardır. Bu hakkı kullananların sağlıklı bir şekilde büyümesi ve büyümesi, ihtiyaçların karşılanması gerekir. Velayet sahibine verilen hakların yanı sıra yüklenen taahhütler de vardır. varlıkların malvarlığının korunması ve korunması velayet hakkı sahibinin hakkıdır. Henüz reşit olmayan çocuklar başka bir yasal sebep olmadıkça velayet hakkı anne ve babasına aittir. Anne ve baba evli ise velayet evlilik birliği boyunca ikisine ait olur. Ancak boşanma ve ayrılıklar halleri meydana gelirse hakim, velayeti eşlerden birine verebilecektir. Anne ya da babadan biri ölürse velayet hakkı sağ kalan tarafıdır.

VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİNİN SEBEPLERİ

Velayet değişikliği kanunda sayılan ve benzeri hallerde mümkün olmuyor. Velayet davasında velayet görevinin ağır bir şekilde yayılması ya da aşırı şekilde ihmal edilmiş olması aranmaktadır. TMK’nın 183. Maddesinde velayetin değiştirilmesine ilişkin bazı sebepler sayılmış, cümle devamında ise ”gibi” beyanı kullanılarak sayılan sebeplerle sınırlandırılmamıştır. Yani bu sebepler dışında başka bir nedenle de velayetin değiştirilmesine karar verilebilecektir.

TMK MD.183

“Ana veya babasının başkasıyla evlenmesi, başka bir yere gitmesi veya ölmesi gibi yeni olguların zorunlu kılınması hâlinde hâkim, re’sen veya ana ve babadan birinin istemi üzerine gerekli önlemleri alır.”

 

Velayetin değiştirilmesine ilişkin sebepleri örneklendirmek gerekirse;

· Velayet hakkı sahibinin başka ailelerin evlenmesi (çocuğun menfaatini olumsuz etkilemiyorsa değiştirilemez.)

· Velayet hakkı sahibinin ölmesi,

· Velayet hakkı sahibinin farklı bir şehre ya da ülkeye ulaştığı

· Velayet hakkı sahibinin diğer ebeveyn ile çocuğun kişisel ilişki kurmasına engel olması

· anneanne, babaanne, dede, teyze gibi üçüncü kişilerin yanında kalması bekleniyor

· Velayet oranlarının kullanılması

· Çocuğa’nın kötü muameleye tabi tutulması

· Velayet hakkı sahibinin cezaevine doldurulması

· Velayet hakkı sahibi yatarak tedavi görme

 

Velayetin Değiştirilmesi

VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİ DAVASINDA ÇOCUĞUN GÖRÜŞÜ VE İSTEĞİ

Velayetin değişmesi davasında, boşanma davasının olduğu gibi idrak edilmesiki öğrencinin korunmasının sağlanması önemlidir. düşünceleri ve düşünceleri almakla beraber hakim yalnızca bu yönde karar vermez, diğer şartlar ve koşullar da incelenir. Çünkü velayete ilişkin hükümler kamu düzenine ilişkindir. Bu durumun hakimin ne hükümdarın iradesine ne de işlemcinin iradesine bağlı olması söz konusu değildir. Büyümenin ve oyunun görünümlerinden standart bilgisayarın ötesindeki ön planda tutulur. Fakat idrak ettiği okuldaki kendisini ilgilendiren bu konunun alınması gerekir. Bunların görüş ve ihtiyaçları çıkarlarına ters düşmediği şekilde değerlendirmeye alınır. Yaşı küçük çocukların dinlenmesi pedagog eşliğinde yapılmaktadır.

Yargıtay içtihatlarına göre çocuğun idrak yaşı, 8 yaş veya üstüdür. 8 yaşından itibaren yaşıyla uygun davranış sergileyen çocukların görüşülmesinden velayetin değiştirilmesi mümkün olmamaktadır. İdrak yetkisini mahkemede hangi taraf ile paylaşmak istediğini de soracaktır. Uluslararası sözleşme olan Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşmesinin 12.Maddeye göre liste oluşturma kapasitesi sahip CPU’yu etkileyen her konuda veri aktarım hızının kapsamı bu görüşlere çocuğun yaşı ve olgunluk derecesine uygun olarak, gereken özen gösterilmek suretiyle katılmasının çalıştırılmasının, çocuklarına kaydedilmesi. Bir adli veya idari kovuşturmada çocuğun ya doğrudan doğruya veya bir temsilci ya da uygun bir makam yoluyla dinlenilmesinin zorunlu olduğu belirtildi.

     ÇOCUĞUN YAŞINA GÖRE VELAYET HAKKI

  • 0-3 YAŞ ARALIĞINDAKİ ÇOCUKLAR BAKIMDAN;

Bu yaş aralığındaki çocukların anne bakımına ve terapilerine dayanmıştır. 0-3 yaş arası büyüme, psikolojik gelişim açısından annesi ile olan bağı son derece önemlidir. Bu nedenle 0-3 yaş aralığındaki çocukların annelerinin yaşamı, evi, ekonomik durumu, hayat tarzına önem arz etmeksizin velayetleri anneye ayrılır. Fakat velayetin anneye gelişiminde çok büyük tehlike görülmesise ve anne çocuğunun velayetini istemediğini belirtirse velayet babaya verilebilecektir.

  • 3-6 YAŞ ARALIĞINDAKİ ÇOCUKLAR BAKIMDAN;

Bu yaş aralığı artık çocuk anne bakımı ve ilgisine daha az dayanabildiğisa da yine de anneden ayrı ayrı, psikolojik yıpranma yaşayabilecektir. Yine de 3-6 yaş aralığındaki çocukların da velayetinin babaya aktarımı çok istisnadır.

  • 6-12 YAŞ ARALIĞINDAKİ ÇOCUKLAR BAKIMDAN;

Bu yaş aralığındaki çocuklar artık okuldadır. Okulda geçirilen çocuklar için maddi yeterlilik arz etmeye başlar. Bu noktada çocuğun velayeti için hakim, hangi yetki belgesinde daha iyi eğitim ve hayat kaydedilebileceğini alır. Pedagog sırasında bu yaş aralığındaki çocukların velayet konusunda alınmaları sağlanır.

  • 12 YAŞ ÜSTÜ ÇOCUKLAR BAKIMDAN;

12 yaşında olan çocuklar artık belirli bir olgunluğa erişmiş oldukları kabul edilir. Bu durumda daha net olarak ifade edebilirler. Hâkim ömrü 12 yaş üstü çocukların velayet bakımından bol miktarda dikkate alınır.

ORTAK VELAYET

Ortak velayet, çocuk üzerindeki velayet hakkının anne ve babası tarafından beraber kullanılmasıdır. Türk Hukuku’nda 4721 sayılı Kanunun 336. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddede evlilik birliği süresi içinde anne ve babanın çocuğunun velayetini birlikte kullanması öngörülmüştür. Evlilik birliğinin bütünlüğü durumu kuralla uygulanan ortak velayet hususunun boşanmasından sonra da olabilirlik ayrılıkları vardır. Boşanmadan sonra ortak velayeti kullanılabileceğine ilişkin henüz bir hukuki düzenleme yoktur. Ancak son yıllarda mahkemeler tarafından boşanmadan sonra ortak velayetin devam ettirilebilecek şekilde çözüldüğü görülmektedir. Fakat bu kararın doğrulanabilmesi için bazı şartların yerine getirilmesi gerekmektedir.

Ortak velayet şartları;

  1. Boşanmadan sonra eşler arasında ortak velayet konusunda sızıntı olmaması
  2. Ortak velayetin çocuğun menfaatine uygun olması
  3. İdrak dönemi çocuğunun ortak velayeti kabul etmesi
  4. Hâkimin kanaatinin elde edilmesi

     VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİ HALİNDE İŞTİRAK NAFAKA SI

İştirak nafakası ana babanın bakım yükümünün doğal sonuçları. İştirak nafakası verili velayet hakkı gibi çocuğun üstünlüğünü korumasına yönelik olup, kamu düzenine bağlıdır. Bu nedenle, talep yazımsız olsa dahi, sökülüp nafakasına hükmedilebilmektedir. Bununla birlikte, kalan miktara göre katılımcı nafakası miktarının yeniden belirlenmesi mümkündür. Ancak burada farklı olarak nafaka miktarına ilişkin değişikliklerde talep aranmaktadır.

Velayetin değiştirilmesi davasında velayetin kendi hayatını isteyen taraf, velayetini kendisi için geçerli olmak üzere diğer bölümdeki bölümü nafakası da talep edilebilir. Burada talep edilen katılım nafakası, asıl dava olan velayetinin değiştirilmesi talebinin ferisi niteliktedir. Ayrıca parça nafakası için velayetinin değişim durumunun devam etmesi durumunda kalma süresi zedeleyeceğinden aynı davada talep edilebilmesi kamuya aittirnadır.

VELAYETİN KİME VERİLECEĞİ NEYE GÖRE BELİRLENİR?

İddaaların velayet ücretinin kimin verileceği konusunda temel ilkenin yüksek menfaatidir. Velayet hakkı çocuk için hayata en iyi şekilde hazırlanma, sağlıklı bir yaşam sürmesi amacıyla verilmektedir. Bu sayede çocuğun yaşı, eğitimi, sağlığı ve güvenliği gibi unsurlar göz önünde bulundurulur.

  1. Hangi tarafın çocuğunu çıkarabileceğini daha iyi koruyabileceği,
  2. 0-4 yaş arası gibi anne bakımına ihtiyaç duyulduğu yaş aralığı,
  3. konunun hangi noktasında duygusal açıdan daha bağlı olduğu,
  4. Hayatın hangi tarafta koşulduğu ve ekonomik gücün daha iyi olduğu,
  5. Hangi taraftarın daha sağlıklı bir yaşam sürebileceği,
  6. Varsa ilişkileri ile
  7. cinsiyetleri
  8. sorunlarının sağlık durumu, varsa tedaviler

Gibi durumları önemsemektedir. Ayrıca eğitimin alınması da önemlidir. Mahkemenin çocuğunun yaşını uygun görürse pedagog eşliğinde kendisi kiminle kalmak istediğini sorar. Hatta idrak yaşında olan çocuğun alınmadan kararın bozulması nedeni olarak dahi görülmektedir.

 

Velayetin Değiştirilmesi

VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİ DAVASINDA GÖREVLİ VE YETKİLİ MAHKEME

Velayetin değiştirilmesi davasında görevli mahkeme mahkeme aileleridir. Velayet hakkının kendisinde olmayan taraf, velayet değişikliğindeki sebeplerini ve delillerini içeren dava dilekçesi ile aile mahkemesine başvurmak gerekir.

Velayetin değiştirilmesi davasında yetkili mahkeme ise çocuğun oturduğu yer mahkemesi veya davalının yerleşim yeri mahkemesidir. Ancak velayet değiştirme davaları açısından kesin bir yetki kuralı yoktur. Bu nedenle davanın yetkiliz mahkemede açılması sonrasında, davalı tarafça ilk itirazda bulunulmaması halinde yetkiliz mahkeme olsa dahi o mahkeme yetkilisi olacaktır. Ayrıca velâyetin değiştirilmesi çekişmesiz üçgen şeklinde talepte bulunan kişinin oturduğu yer mahkemesi de yetkilidir. Yani davacı kendi oturduğu yerden mahkeme de velâyetin değiştirilmesini isteyebilir.

TC YARGITAY 20. HUKUK DAİRESİ E. 2019/6028 K. 2019/7619 T. 20.12.2019;

“Velayetin değiştirilmesi ile ilgili davada kesin yetkili otorite bulunmaması davalılar tarafından ancak bu hususun ilk itirazı ileri sürülmesi halinde yetki hususu dikkate alınır. Hâkim, yetkinin kesin olmadığı hallerde, bu hususu re ‘sen nazara alamaz. Davalıların yetkisine ilişkin bir itiraz mevcut. Buna göre davanın, ilk açıldığı yer mahkemesi olan ….Mahkemede görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.”

VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİ DAVASI DİLEKÇE ÖRNEĞİ

İSTANBUL ANADOLU NÖBETÇİ AİLE MAHKEMESİ’ NE

DAVACI : Ad Soyad (TC Kimlik No) Adres

VEKİLİ : Av. Ezgi KESGİN AKKAYA

DAVALI : Ad Soyad (TC Kimlik No) Adres

KONU : Velayet değişikliği ve iştirak nafakası talepli dava dilekçesidir.

AÇIKLAMALAR:

1-) Müvekkile ve davalı yan ….. Aile Mahkemesi’nin …….. ESAS VE …. Kararın gerekçeli kararı ile boşanmışlardır. Söz konusu mahkeme kararıyla tc kimliğinin müşterek çocuk velayeti davalı yana verilmiştir. Davalı yanın çocuğunun bakımını ve korunmasını tehlikeye sokacak ve yaşamayış tarzının işbu davanın açılma olasılığı hasıl olmuştur. Velayet hakkı kendisine verilen eşin cezaevine girmesi nedeniyle velayetinin değiştirilmesi davası açılabilir Aşağıda açıklanacak nedenler dolayısıyla müşterek çocuğun velayetinin müvekkile olması gerekmektedir.

2-) Müşterek çocuk şu anda beş yaşında ve idrak aşamasındadır. Çocuk, artık davacı babasının yanında kalmak istememektedir. Yargıtay içtihatlarına göre İdrak’ın sona ermesi olan mahkeme huzurunda velayete ilişkin başvurunun sorulması gerekmektedir.

3-) Boşanma sonrasında velayet kendisine verilen anne yaklaşık bir hafta önce saklanıyor ve saklanıyor tutuklu yargılanıyor. Davalı annenin yargılanmakta olduğu suçun gözlenmesinin kısa sürede salıverilmesi mümkün değildir. Anne velayet görevini yerine getirememektedir ve uzunca bir süre de getiremeyeceği ortadadır.

4-) Mahkemenizde işlemlerinizde olan davanın devamı sırasında çocuğun velayetinin geçici olarak babaya formunu talep etmekteyiz. Davacı baba, çocuğunun okul tarihini da mahkemeye göre biran önce yaptırmak istemektedir.

YARGITAY 2. HD, T: 23.01.2007, E: 2006/10576, K: 2007/220: “…Olayda çocuğun babası Mustafa 24.11.2005 tarihinde hayatını kaybetmiştir. Velayet hakkına sahip olan (TMK m. 336/3) anne Neriman ise, kocasını kasten öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yargılanmakta olup bu suçtan 24.11.2005 tarihinde bu yana cezaevinde tutukludur. Yargılandığı suçun süresi kısa sürede salıverilme olasılığı da uzak görünüyor. Annenin cezaevinde tutuklu olması, velayet görevinin gereği gibi yerine getirilmesine engeldir. Bu gelişmelerin velayetin bildirilmesine karar verilmesi ve her iki raporda bir vasi atanması için yetkili vesayet makamına bildirimde bulunulması yönünde hükmün tesis edilmesi gerekirken, yasal olmayan gerekçelerle davanın reddedilmesi doğru görülmemiştir. …”

5-) Tüm bu katılım kurumunun devamı sırasında geçici, mahkeme sonrasında ise kalıcı olarak velayetin davacı babaya bildirimde bulunan talebimiz ile katılımımız nafakasının dava ayrıntılarından itibaren katılımımızın talebine kabul karar bildirimini talep etmekteyiz.

 

HUKUKİ SEBEPLER: TMK, HMK ve ilgili her türlü mevzuat.

HUKUKİ DELİLLER: Nüfus kayıt örneği, Davalının şüpheli/sanık olarak yer aldığı soruşturma ve ceza dava dosyaları, ( ). Aile Mahkemesi’nin …/… Esas Sayılı dosyası, tanık, sosyal inceleme raporları ve ilgili her türlü yasal delil.

SONUÇ ve İSTEM: Yukarıda açıklana uygun, müsterek çocuk ………. ‘in velayetinin davacı müvekkile hayatına, müvekkil tarafından ödenen katılım nafakasının kaldırılarak davalının ……. TL katılımı nafakası ödemesine, müşterek çocukla davalı arasında kişisel ilişkilerin bozulmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini vekaleten arz ve talep rica ederiz. TARİH

Davacı Vekili

 

Velayetin Değiştirilmesi

VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİ DAVASI HANGİ SÜRE İÇİNDE AÇILMALIDIR?

VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİ DAVASI HANGİ SÜRE İÇİNDE AÇILMALIDIR?

Velayetin değiştirilmesi davasının açılması herhangi bir süreye tabi tutulmamıştır. Bu dava çocuğun menfaati gerektiği anda açılabilmektedir. Yalnızca velayetin değiştirilmesi için gerekli olan esaslı değişikliklerin sürekli ve önemli olması aranır. Özellikle boşanmanın kesinleşmesinden hemen çok kısa süre sonra açılan velayetin değiştirilmesi davasında geçerli olgu kanıtlanamazsa dava reddedilebilmektedir.

VELAYET HAKKI KENDİSİNDE OLAN KİŞİNİN EVLENMESİ HALİNDE VELAYET DEĞİŞTİRİLİR Mİ?

VELAYET HAKKI KENDİSİNDE OLAN KİŞİNİN EVLENMESİ HALİNDE VELAYET DEĞİŞTİRİLİR Mİ?

Çocuğun velayet hakkına sahip olan ebeveynin yeniden evlenmesi mutlaka velayetin değiştirileceği sonucuna ulaştırmaz. Bu durumda yine çocuğun üstün yararı gözetilir. Bu evlilik sebebiyle çocuk olumsuz etkilenecekse velayet değiştirilebilir ya da kaldırılabilir.

VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİ DAVASINI ANNE BABA DIŞINDA BİRİ AÇABİLİR Mİ?

VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİ DAVASINI ANNE BABA DIŞINDA BİRİ AÇABİLİR Mİ?

Velayet hakkı yalnızca henüz ergin olmamış çocuğun anne babası tarafından kullanılabilmektedir. Anne ve Baba dışındaki kişiler velayetin değiştirilmesi davası değil yalnızca velayetin kaldırılması davası açabilir. Bu gibi durumlarda velayet anne ve babadan

kaldırılarak çocuğa vasi atanır. Karar sonucunda çocuğa bu vasi tarafından bakılabilir ya da çocuk devlet koruması altına alınabilir.

VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİ DAVASI NE KADAR SÜRER?

VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİ DAVASI NE KADAR SÜRER?

Velayetin değiştirilmesi davasının ne kadar süreceği hususunda net bir süre vermek mümkün değildir. Fakat burada çocuğun üstün yararı söz konusu olduğundan mahkeme mümkün olan en kısa sürede davayı sonuçlandırmayı, çocuğun varsa mağduriyetini kısa sürede gidermeyi amaçlamaktadır. Dava konusu iddia ve savunmalar; dinletilecek tanık sayıları, toplanacak deliller davanın sonuçlanma süresini etkilemektedir. Buna göre en az 6 aylık bir dava süresi öngörülebilmektedir.

VELAYET HAKKI SAHİBİNİN VELAYETİ VERMEYİ KABUL ETMESİ HALİNDE VELAYET DEĞİŞTİRİLEBİLİR Mİ?

VELAYET HAKKI SAHİBİNİN VELAYETİ VERMEYİ KABUL ETMESİ HALİNDE VELAYET DEĞİŞTİRİLEBİLİR Mİ?

“Velayet davası kamu düzenine ilişkin olup velayetin değiştirilmesi konusunda tarafların kabulü hâkimi bağlamaz. Tarafların delilleri incelenip gerekirse re ‘sen deliller toplanarak bir karar verilmesi gerekmektedir.” Yargıtay 2. HD. 1994/9206-1994/10227

VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİ DAVASINDA HANGİ DELİLLER SUNULABİLİR?

VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİ DAVASINDA HANGİ DELİLLER SUNULABİLİR?

“Dairemizce yapılan karar düzeltme incelemesi neticesinde; Velayetin değiştirilmesi davası kamu düzenine ilişkin olduğundan; re ‘sen araştırma ilkesi geçerlidir. Bu nedenle davalı delil bildirmese dahi hâkim, gerekli gördüğü delilleri kendiliğinden toplar.” T.C. YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ E. 2019/6033 K. 2019/11627 T. 27.11.2019

Boşanma sonrasında soyadı değişikliği nasıl olur?
Boşanma davası sırasında taraflardan birisi vazgeçerse ne olur?
Boşanma davasında avukat gerekli mi?
Boşanma davasında mahkeme giderlerini kim karşılar?
Davayı hangi tarafın açtığı önemli midir?
En kısa sürede boşanmak için ne yapılmalıdır?
Boşanma davası nasıl açılır?
Yurtdışında ikamet ederken boşanma davası nasıl açılır?
Boşanma davası devam ederken evde kim kalır?
Boşandıktan sonra yeniden evlenme süresi nedir?

Boşanma sonrasında soyadı değişikliği nasıl olur?

Evlilik ile kadının soyadı değişir. Resmi nikah sonrasında kadın eş erkek eşin soyadını alır. Boşanmanın kesinleşmesinden itibaren ise kadın eş evlenmeden önceki soyadını geri alır. Boşanma kararı 5-6 gün içerisinde nüfusa geçer. Boşanmadan sonra kimlik değişimi için nüfus müdürlüğüne başvurulabilir.

Boşanma davası sırasında taraflardan birisi vazgeçerse ne olur?

Boşanma davası anlaşmalı boşanma ve çekişmeli boşanma davası olarak iki türdür. Anlaşmalı boşanma davasında boşanmanın kesinleşmesine kadar olan süreçte taraflardan herhangi birinin boşanmaktan vazgeçmesi durumunda dava çekişmeli boşanma davasına dönüşür. Çekişmeli boşanma davasında davadan vazgeçen yani feragat eden taraf davacı ise davanın kesinleşmesine kadar olan her süreçte mahkemeye bu durumu bildirebilir. Fakat feragat halinde mevcut boşanma davasında ileri sürülen sebeplerle sonradan bir boşanma davası açamayacaktır.

Boşanma davasında avukat gerekli mi?

  • Boşanma davasının avukat ile yürütülme zorunluluğu yoktur. Ancak boşanma davaları dilekçenin yazılmasından karar aşamasına kadar hukuki bilgi gerektiren takip süreçleri içerdiğinden profesyonel bir boşanma avukatı desteğinden faydalanmak gerekir. Birçok yasal yükümlülük bulunduran bu süreçte hukuki hakların kaybına engel olunması için bu sürecin avukat ile yürütülmesi en doğru tercih olacaktır.

Boşanma davasında mahkeme giderlerini kim karşılar?

Boşanma davası açılırken gerekli olan tüm masraf ve giderleri davacı öder. Davalı taraf açılan boşanma davasına karşı dava açmak isterse yine bu karşı davanın masraflarını kendisi öder. Dava sonunda tüm giderler toplanarak davada kusurlu olan haksız taraftan alınır. Fakat bunun için dava dilekçesinde talep yer almalıdır.

Davayı hangi tarafın açtığı önemli midir?

Toplumda yanlış bilinen kanı boşanma davasını ilk açan tarafın daha avantajlı olacağıdır. Fakat boşanma davasında hangi tarafın daha önce dava açtığının hiçbir önemi yoktur. Önemli olan nokta boşanmada tam kusurlu olan kişinin dava açamayacağıdır. Tam kusurlu olduğu halde boşanma davası açan kişinin davası reddedilir. Boşanma davalarında önemli olan nokta davayı kimin açtığı değil tarafların kusurlarının ispat edilmesidir.

En kısa sürede boşanmak için ne yapılmalıdır?

Çekişmeli boşanma için Adalet Bakanlığı tarafından belirlenen süre ise 300 gündür. Fakat yoğunluğa ve dosya durumuna göre çekişmeli boşanma davası 1-3 yıl arasında sürebilmektedir. Nitekim boşanma nedenlerinin araştırılması, ilgili yerlerden gelecek yazıların beklenmesi, tanıkların dinlenmesi, bilirkişi raporlarının alınması gibi gereklilikler sebebiyle en az 3-4 celse görülmesi gerekecektir. Bu süreç uzman bir avukat yardımıyla yürütülmezse bu süre 4-5 yılı bile bulabilmektedir. Anlaşmalı boşanma davası ise 1 hafta ile 1 ay arasında kesin olarak sonuçlanmaktadır. En kısa sürede boşanmak için hukuki prosedürler doğru ve eksiksiz olarak gerçekleştirilmedir. Özellikle en önemli nokta sürelerin kaçırılmamasıdır. Bu nedenle boşanma davanızı boşanma avukatından destek alarak yürütmenizin önemini vurgulamak isteriz.

 

Boşanma davası nasıl açılır?

Çekişmeli boşanma davası açmak için evlilik birliği içindeki eşlerden biri haklı bir nedene sahip olması gerekir. Bu haklı nedene sahip olan eş dava açmaya karar vermesi halinde bu sebeplere dayanan kapsamlı bir dilekçe hazırlayarak mahkemeye başvurmalıdır. Yani boşanma davası için ilk olarak en önemli aşama dilekçenin hazırlanmasıdır. Çünkü bu dilekçede belirtilen her husus boşanma davasında süreci belirleyecektir. Boşanma davası dilekçesinde davacı tüm iddialarını ve nitekim bu iddialarını ispatlayacak delillerini eksiksiz bir şekilde dile getirmelidir. Boşanma davası için hazırlanan bu dilekçe sonrasında görevli ve yetkili mahkemenin tevzi bürosuna verilmelidir. Tevzi bürosunun hesapladığı harç ve masraflar da davacı tarafından ödendikten sonra dava açılmış olur.

Yurtdışında ikamet ederken boşanma davası nasıl açılır?

Eşlerden birinin yurtdışında olması halinde Türkiye’de olan diğer eş boşanma davası açabilecektir. Bu boşanma davasında tebligatlar davalının yurt dışı adresine yapılır. Yurtdışına yapılan tebligatların süreyi uzatmasına neden olmaması için önemle takip edilmesi gerekir. Yurtdışındaki eşin adresi hiçbir şekilde bulunamıyorsa tebligat ilanen yapılarak yargılamaya devam edilir.

Boşanma davası devam ederken evde kim kalır?

Boşanma davası devam ederken evde kimin kalacağı hususu kusurdan bağımsızdır. Maddi imkân olarak daha elverişsiz durumda olan eş boşanma davası devam ederken ortak konutta kalır. Uygulamada genellikte ortak konutta kadın eş kalsa da bu durum belirlenirken tarafların ekonomik şartlarına bakılır.

Boşandıktan sonra yeniden evlenme süresi nedir?

Boşanma davasında kadın olan eş boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren 300 gün geçmeden evlenemez. Bu süreye iddet müddeti denmektedir. Kadın eş hamile olmadığını ispat eder sağlık raporu ile dava açarsa iddet müddeti kaldırılabilir.

BOŞANMA SÜRECİNİZLE İLGİLİ DESTEK ALMAK İÇİN

BİZİMLE İLETİŞİME GEÇİN

Telefon

0532 668 46 64

0505 025 47 23

0216 709 71 81

E Mail

 

info@egehukukofisi.com

Adres

Acıbadem Mah. Çeçen Sk. No:25 Akasya Residence Tower A1 K:26 D:150 Üsküdar/İSTANBUL

Güngören Mah. Turgut Özal Cd. No:16/1 K:4 D:11 Çekmeköy/İSTANBUL

Önerilen Yazılar

Yorum Bırakın