İstanbul boşanma avukatı olarak müvekkillerimize boşanma davası ve boşanma ile ilgili her türlü konuda profesyonel olarak hukuki danışmanlık hizmeti verilmektedir.
Ekibimiz tecrübelerine dayalı olarak edinmiş oldukları bilgi ve birikimler neticesinde müvekkillerimize en iyi sonucu sağlamak adına destek vermektedir. İstanbul boşanma avukatı olarak evliliğini yasal olarak sona erdirme kararı veren müvekkillerimizin davalarını yürütmekteyiz.
Telefon
+905326684664
Müvekkillerimizin boşanma sürecindeki maddi ve manevi yıpranmalarını en aza indirmek İstanbul Boşanma Avukatı olarak en temel amacımızdır. Davanın en etkili şekilde yürütülmesi ve müvekkil lehine mahkeme kararı verilebilmesi için mesai sarf etmekteyiz. Müvekkilin menfaatlerini korumayı amaç edinmiş İstanbul boşanma avukatı ekibimiz hak kaybı yaşanmasının önüne geçmektedir.
Gerek dava açmadan önce gerekse dava sürecinde müvekkillerimiz ile sürekli olarak iletişim halinde kalarak iş birliği yapmaktayız. Müvekkiller tarafından avukat vekaletnamesi verilerek dava sürecinden tamamen çekilmeyi geri planda kalmayı planlamak doğru değildir. Nitekim yaşanılan evlilik hayatını ve davaya konu olayları en iyi bilen kişi müvekkildir. İstanbul boşanma avukatı olarak bu sebeple sürekli müvekkillerimiz ile bilgi alışverişinde bulunmakta birlikte yol izlemekteyiz. Hukuki süreç hakkında müvekkillerimize bilgi verme yükümlülüğümüz en çok önemsediğimiz husustur. Dava ile ilgili her gelişmeden müvekkillerimizi haberdar etmekteyiz.
Av. Ezgi KESGİN AKKAYA
Eşlerin karşılıklı olarak boşanmanın sonuçları ve şartları hususunda anlaşmaya vararak yürüttükleri süreçtir. Türk Medeni Kanunu’nun m. 166/3. gereği 1 yılı dolduran evliliklere anlaşarak boşanma imkânı tanınmıştır. Her iki tarafın anlaşarak mahkemeye birlikte başvurması veya eşlerden birinin açtığı boşanma davasını diğer eşin kabul etmesi halinde, anlaşmalı boşanma davası söz konusu olur. Ayrıca Taraflar çekişmeli boşanma davası devam etmekte iken imzalayacakları anlaşmalı boşanma protokolünü mahkemeye sunarak boşanma konusunda anlaştıklarını belirtebilirler. Bu durumda çekişmeli boşanma davası anlaşmalı boşanma davasına dönüşür. Anlaşmalı boşanma davası çekişmeli boşanma davasına göre çok daha kısa süren bir dava türüdür.
Eşlerin, boşanma, nafaka, velayet, tazminat, edinilmiş malların paylaşılması hususlarında anlaşmaya varamamaları durumunda açılır. Türk Medeni Kanunu’nda boşanma yalnızca hakim kararı ile mümkün kılınmıştır. Çekişmeli boşanma davası hem maddi hem manevi olarak anlaşmalı boşanma davasına göre daha uzun ve yorucu bir süreçtir. Bu davada hangi eşin kusurlu olduğunun saptanarak karara varılabilmesi için tarafların iddialarını destekler nitelikte ispatlar ve deliller sunar. Çekişmeli boşanma davasını açan taraf bazı sebeplere dayanmak zorundadır. Bu sebepler, hayata kast, onursuz yaşayış tarzı, zina, fiziksel ve psikolojik şiddet, terk, evlilik birliğinin sarsılması gibi nedenlere dayanılarak boşanma davası açılabilir. Çekişmeli boşanma davasının açılabilmesi için eşlerin resmi nikahlı olmalı gerekmektedir. Dini nikahlı eşler boşanma davası açamaz.
Boşanma sebebiyle yoksulluğa düşecek olan eşe ve velayeti kendisinde olmayan çocuğa düzenli olarak ödenen paraya nafaka adı verilir. Boşanma davasında yoksulluğa düşecek olan taraf, diğer eşten mali gücü nispetinde nafaka isteyebilir. Kanunumuzda nafaka düzenlemesinin amacı toplum yararı gözetilerek evlilik birliğinin sonlanması ile eşleri ve çocukları ekonomik anlamda korumaktır.
Daha önce mahkeme tarafından kaydedilen nafaka , ömür süresine göre uyarlanır. Hızlı bir şekilde bozulan ekonomik güç dengesi, enflasyon oranlarındaki artışta alım gücünü etkilemekte. Dolayısıyla da boşanma ile hükmedilen nafaka artık nafaka alacaklısına yetersiz gelebilmektedir. Lehine payı ve/veya yoksulluk nafakası hükmedilmiş olan taraf, nafaka miktarının artık gerekli masrafları karşılamata yetersiz kalması durumunda nafaka yükümlülüğüne karşı nafaka artırım davası açabilecektir.
Ayrılık davası Türk Medeni Kanunu’nda boşanma hükümleri içerisinde düzenlenmiştir. Bu maddelerde boşanma davası açmaya hakkı olan eşin isterse ayrılık davası da açabileceği düzenlenmiştir. Ayrılık davası ile beraber davacı eş davalı ile ayrı yaşamalarına imkân tanınmasını mahkemeden isteyebilecektir. Bu dava ile eşlerin ortak yaşam alanlarının ayrılması sağlanır. Ayrılık davasında evlilik hukuken sona etmeyip devamlılığını sürdürür. Eşlerin tüm birlikteliklerini direkt olarak boşanarak bitirmelerindense bir süre ayrı kalarak daha sağlıklı düşünmelerini sağlayan bir yoldur.
Boşanmada maddi ve manevi tazminat evlilik birliğinin sona erdirilmesinin mali bir sonucudur. Boşanma davasında tazminat hususu Türk Medeni Kanunu’nun 174. Maddesinde düzenlenmiştir. Açılan davada boşanmaya sebebiyet veren olaylardaki kusur derecesi tespit edilir. Kusuru daha az olan ya da kusuru olmayan taraf diğer eşten maddi ve manevi olarak uğradığı zararları talep edebilir. Boşanmada Maddi ve manevi tazminat talebi için tamamen kusursuz olma şartı yoktur, diğer eşe göre daha az kusurlu olmak bu istem için yeterlidir. Tarafların dilekçesinde tazminat taleplerine açıkça yer vermesi gerekir. Aksi halde mahkeme tarafından resen tazminata hükmedilmez. Bu sebeple hak kaybı yaşanmaması için tazminat talebi ve miktarı konusunda bir boşanma avukatından destek alınması tavsiye edilir.
Velayet; çocukların korunması, sağlıklı şekilde yetiştirilmesi, bakımı, temsil edilmesi için kanunca öngörülen hukuksal bir haktır. Anne ve babaların yetişkin olmayan çocukları üzerinde velayet hakları vardır. Bu hakkı kullananların çocuğun sağlıklı bir ortamda büyüyüp yetişmesi, ihtiyaçlarını karşılaması gerekir. Velayet sahibi kişiye verilen hakların yanı sıra yüklenen birtakım yükümlülükler de vardır. Çocuğun malvarlığı korumak ve yönetmek velayet hakkı sahibinin ödevidir. Henüz reşit olmayan çocukların başka bir yasal sebep olmadıkça velayet hakkı anne ve babasına aittir. Anne ve baba evli ise velayet evlilik birliği boyunca ikisine ait olur. Fakat boşanma ve ayrılık halleri meydana gelirse hâkim, velayeti eşlerden birine verebilecektir.
Boşanma davası sonucunda verilen velayet e ilgili kararın süresi durumlarında değişiklik olması sonucu velayet hakkı kendisinde olmayan tarafça açılan davadır. Velayet hususu çocukların üstün menfaatinin gözetilmesi en önemli hususların başındadır. Bu nedenle mahkeme kararları ile ilgili velayet şartlarına göre değişiklik yapılması mümkündür. Ancak bu değişiklik yine yalnızca mahkeme kararı ile mümkündür. Velayet ile ilgili ayrıntılar kamu düzeninden kaynaklandığı için, velayet hakkı sahibinin görevini savsakladığı ya da aralıkların tespit edilirse mahkemenin diğer tarafında dava açılmasına gerek kalmadan çözülebilir de çözülebilir girişip velayet hususunu yeniden düzenleyebilir.
Boşanmada mal paylaşımı evlilik birliği içinde edinmiş oldukları malların eşit şekilde paylaştırılmasıdır. Tarafların evlilik sürecinde edindikleri tüm mallarda ve ödenen borçlarda ortak şekilde payları vardır. Tarafların bu malların aralarında paylaşımı konusunda anlaşmaya varamadığı takdirde konu mahkemeye taşınabilir. Eğer eşler evlilik öncesinde aralarında bir mal sözleşmesi imzalamışsa bu sözleşmeye göre paylaşım yapılır. Sözleşme yapmamaları durumunda yasal mal rejimine göre değerlendirme yapılır. Eşlerin resmi nikah öncesinde edinmiş oldukları mallar paylaşıma dahil edilemez. Fakat evlilik öncesinde alınan bir malın evlendikten sonra da borcu ödemeye devam ediliyorsa evli kalınan süre boyunca ödenen miktarın yarısı talep edilebilecektir.
Tanıma tenfiz davası yabancı ülke mahkemesince verilen bir boşanma kararının Türkiye’de geçerli sayılabilmesi ve uygulanabilmesi için açılması gereken bir davadır. Türk mahkemesinde tanıma ve tenfiz davası neticesinde bir karar verilmedikçe yabancı mahkeme kararları kabul ve icra edilemez. Nitekim tanıma tenfiz davasının açılmaması halinde yurt dışında alınan mahkeme kararının Türkiye’de geçerliliği olmaz. Bu sebeple kişiler yurt dışında boşanmış olsa bile bu karar Türk Devleti tarafından tanınmadığı için Türkiye’de boşanmış sayılmazlar ve hala evli görünürler. Evli göründüklerinden dolayı da yeniden evlilik yapamazlar, Ayrıca boşanmanın sonuçları olan nafaka, velayet, tazminat, mal paylaşımı1 gibi hususları da talep edemezler.
Yurt dışında yaşayan eşlerin Türkiye’de, Türk aile mahkemelerinde boşanmak istemesi halinde anlaşmalı boşanma davası veya çekişmeli boşanma davası açılabilir. Ancak boşanma davasının açılması veya açılan davayı takip etmek için yerde en yakın konsolosluktan Türkiye’de avukatlık yapan bir boşanma avukatına dava vekaletnamesi çıkarılmalıdır. Sonrasında Türkiye’deki boşanma avukatı yetkili mahkemeyi belirleyip davayı açabilecek ya da dosyalanacak olan mahkemeye vekaletname sunarak takip edebilecektir.
Bu bölümde yanıtlanmayan bir sorunuz bulunuyorsa, aşağıdaki form üzerinden bize iletebilirsiniz. Ekibimiz en kısa sürede sizinle iletişime geçecektir.